Sözleşme kapsamında olmayan imalatın yapılmamasından dolayı yükleniciye kusur atfedilemeyeceği, sözleşme kapsamında yapılması gereken işlerin yapılmamasından dolayı da gerekli müeyyidelerin uygulanacağı, bunun belirlenmesi için teknik bilirkişi raporuna ihtiyaç olduğu hk.
Yüklenicinin fesihte kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın reddi değil, yüklenicinin feshe itirazının olduğu hallerde, sözleşme konusu işlerin hesabının genel hükümlere göre tasfiye edilmesi gerekir. İdarenin yaptığı tasfiye işlemleri yüklenici tarafından kabul edilmezse bu işlemlerin mahkeme tarafından yapılması talep edilebilir.
Proje değişikliği idareden kaynaklanan bir sebep olarak ortaya çıkmıştır ve idareden kaynaklanan sebepler mücbir sebepler arasında sayılmamıştır. Ayrıca tarafların karşılıklı anlaşması yoluyla sözleşmenin tasfiye edilmesi hususu da 4735 sayılı Kanunda düzenlenmemiştir.
İfa süresi belirtilmeyen sözleşmelerde mehil tayin edilmek suretiyle yüklenicinin temerrüde düşürülmesi ve ondan sonra sözleşmeyi feshetmesi gerekir. Temerrüde düşürüldüğü kanıtlanmadığında feshin geçerli olduğundan bahsedilemez.
Sözleşmenin Feshi İşleminin İptali İçin Dava Açmadan Önce 4734 S. Kanun'un 55., 56. ve 57. Md.lerinde Öngörülen Sürecin (Şikayet ve İtirazen Şikayet) İşletilmesine Gerek Bulunmamaktadır.
İş kazası sözleşmenin feshini gerektirecek bir sebep olmadığı gibi, işin reddedilemeyecek seviyede tamamlandığı hallerde sözleşmenin tek taraflı feshedilmesi de mümkün gözükmemektedir.
Yüklenicinin iş programında belirtilen sürelere uymadığı, işe zamanında başlamadığı ortada ve bu gerekçe ile sözleşmenin feshedilmesi haklı iken, kalan sürede işin tamamlanabileceği gerekçesi ile davanın kabulü mümkün değildir.
Yüklenicinin % 95 seviyesinin altında işi tamamladığı anlaşılır ise, davalının sözleşmeyi haklı feshettiği gözetilerek gecikme cezası isteminin ifaya ekli nitelikte olması nedeniyle reddine, fesih kesin hesabı çıkartılarak teminatın cezai şart niteliğinde olduğu gözetilmelidir.
Sözleşme kapsamında olmayan imalatın yapılmamasından dolayı yükleniciye kusur atfedilemeyeceği, sözleşme kapsamında yapılması gereken işlerin yapılmamasından dolayı da gerekli müeyyidelerin uygulanacağı, bunun belirlenmesi için teknik bilirkişi raporuna ihtiyaç olduğu hk.
Yüklenicinin fesihte kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın reddi değil, yüklenicinin feshe itirazının olduğu hallerde, sözleşme konusu işlerin hesabının genel hükümlere göre tasfiye edilmesi gerekir. İdarenin yaptığı tasfiye işlemleri yüklenici tarafından kabul edilmezse bu işlemlerin mahkeme tarafından yapılması talep edilebilir.
Proje değişikliği idareden kaynaklanan bir sebep olarak ortaya çıkmıştır ve idareden kaynaklanan sebepler mücbir sebepler arasında sayılmamıştır. Ayrıca tarafların karşılıklı anlaşması yoluyla sözleşmenin tasfiye edilmesi hususu da 4735 sayılı Kanunda düzenlenmemiştir.
İhale tarihi itibarıyla sosyal güvenlik borcu olan istekli ile sözleşme akdedilmesi halinde bu durumun tespiti tarihinde sözleşme feshedilmelidir.
İfa süresi belirtilmeyen sözleşmelerde mehil tayin edilmek suretiyle yüklenicinin temerrüde düşürülmesi ve ondan sonra sözleşmeyi feshetmesi gerekir. Temerrüde düşürüldüğü kanıtlanmadığında feshin geçerli olduğundan bahsedilemez.
Sözleşmenin 10 günlük feshedilemeyen süre kapsamında gecikme cezasının uygulanması gerektiği ancak 273 gün ceza uygulanmasının mümkün olamayacağı hk.
Kalan sürede işin bitirilemeyeceği ortada ise sözleşmenin feshinde kusur bulunmamaktadır.
Sözleşmenin Feshi İşleminin İptali İçin Dava Açmadan Önce 4734 S. Kanun'un 55., 56. ve 57. Md.lerinde Öngörülen Sürecin (Şikayet ve İtirazen Şikayet) İşletilmesine Gerek Bulunmamaktadır.
İş kazası sözleşmenin feshini gerektirecek bir sebep olmadığı gibi, işin reddedilemeyecek seviyede tamamlandığı hallerde sözleşmenin tek taraflı feshedilmesi de mümkün gözükmemektedir.
Yüklenicinin iş programında belirtilen sürelere uymadığı, işe zamanında başlamadığı ortada ve bu gerekçe ile sözleşmenin feshedilmesi haklı iken, kalan sürede işin tamamlanabileceği gerekçesi ile davanın kabulü mümkün değildir.
Yüklenicinin % 95 seviyesinin altında işi tamamladığı anlaşılır ise, davalının sözleşmeyi haklı feshettiği gözetilerek gecikme cezası isteminin ifaya ekli nitelikte olması nedeniyle reddine, fesih kesin hesabı çıkartılarak teminatın cezai şart niteliğinde olduğu gözetilmelidir.
Kesinleşen idare mahkemesi kararıyla davalı iş sahibinin sözleşmeyi feshetmekte ve teminat mektubunu irat kaydetmekte haklı olduğu anlaşılmaktadır.