İşveren ve işçi arasında, işçilik alacakları konusundaki uyuşmazlığa ilişkin arabuluculuk tutanağının düzenlendiği tarih ve ibra beyanının içeriği dikkate alındığında, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri bir zamanda uyuşmazlık konusu olmadan ve işçinin başvurusu bulunmadan ibra niteliğinde arabuluculuk tutanağı düzenlenmesi, arabuluculuğa ve niteliği itibari ile cebri icraya elverişli midir?
Yasal iş artış oranı üzerindeki işlerin, ihaledeki indirim oranından daha fazla indirimle yapacağını bildiren bir yüklenicinin daha sonra, bundan vazgeçerek sözleşme hükümlerine göre söylediğinin doğru olmadığını ve sözleşmedeki indirim oranına göre kendisine ödeme yapılması gerektiğini iddia etmesi mümkün müdür?
İşçi alacaklarının ödendiğine dair ibranamenin geçerlik şartlarına yönelik detaylı bir karar olup, karar ibranameye yönelik emsal diğer kararlarla desteklenmektedir.
Borçlar Kanununun irade fesadını düzenleyen hallerinin İş Hukuku'nda ibra sözleşmeleri bakımında çok daha titizlikle ele alınması ve ibra sözleşmesi yapılırken taraflardan birinin esaslı hataya düşmesi, diğer tarafın ya da üçüncü şahsın hile ya da korkutmasıyla karşılaşması halinde ibra iradesine değer verilmemesi gerekir.
İşveren ve işçi arasında düzenlenen ibra sözleşmesinden yazan ifadelerden farklı olarak, işverence fazla çalışma, tatil çalışması bulunmadığının belirtilmesi, ibraname ile savunma arasında çelişki ortaya çıkarmaktadır. Savunmayla çelişkili ifadeler içeren ibra sözleşmesi geçerli değildir.
İbra sözleşmesinin varlığı halinde bu incelenmeden karar verilmesi doğru olmayıp, ibra sözleşmeleri gerek öğretide ve gerekse Yargıtay uygulamasında borcu sona erdiren hallerden birisi olarak kabul edilmektedir. İbra, alacak ve borcu doğrudan doğruya ve kesin olarak ortadan kaldırmaktadır.
İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Mevzuatının temel prensibi olan "işçinin korunması temel ilkesi" de dikkate alınarak, gerçek anlamda ibranameden söz edebilmek için yapılan ödemenin miktar olarak ibranamede açıkça gösterilmesi ve ödemenin yapıldığı tarihteki zararı karşılaması şarttır.
Gecikme tazminatının tahsili istemiyle açılan davada, ibra niteliğinde bir sözleşme varsa, yüklenici şirketin, sözleşmeden doğan tüm borçlarından ötürü, davacılarca ibra olunduğu sonucuna varılmaktadır. Bu sebeple davanın reddi gerekir.
İdari şartname ve sözleşmede fiyat farkı ödeneceği belirtilmiş olmakla birlikte, ihale tarihinden sonra yüklenici tarafından verilen taahhütnamede fiyat farkı talep edilmeyeceği beyan edilmiş olduğundan yüklenici artık fiyat farkı talebinde bulunamaz.
İşveren ve işçi arasında, işçilik alacakları konusundaki uyuşmazlığa ilişkin arabuluculuk tutanağının düzenlendiği tarih ve ibra beyanının içeriği dikkate alındığında, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri bir zamanda uyuşmazlık konusu olmadan ve işçinin başvurusu bulunmadan ibra niteliğinde arabuluculuk tutanağı düzenlenmesi, arabuluculuğa ve niteliği itibari ile cebri icraya elverişli midir?
Yasal iş artış oranı üzerindeki işlerin, ihaledeki indirim oranından daha fazla indirimle yapacağını bildiren bir yüklenicinin daha sonra, bundan vazgeçerek sözleşme hükümlerine göre söylediğinin doğru olmadığını ve sözleşmedeki indirim oranına göre kendisine ödeme yapılması gerektiğini iddia etmesi mümkün müdür?
Ödemeler sırasında düzenlenen belgelere imza atan kişi imza attığı belgenin içeriğini, hatalı olsa da, kabul etmiş sayılır mı?
İşçi alacaklarının ödendiğine dair ibranamenin geçerlik şartlarına yönelik detaylı bir karar olup, karar ibranameye yönelik emsal diğer kararlarla desteklenmektedir.
Borçlar Kanununun irade fesadını düzenleyen hallerinin İş Hukuku'nda ibra sözleşmeleri bakımında çok daha titizlikle ele alınması ve ibra sözleşmesi yapılırken taraflardan birinin esaslı hataya düşmesi, diğer tarafın ya da üçüncü şahsın hile ya da korkutmasıyla karşılaşması halinde ibra iradesine değer verilmemesi gerekir.
İşveren ve işçi arasında düzenlenen ibra sözleşmesinden yazan ifadelerden farklı olarak, işverence fazla çalışma, tatil çalışması bulunmadığının belirtilmesi, ibraname ile savunma arasında çelişki ortaya çıkarmaktadır. Savunmayla çelişkili ifadeler içeren ibra sözleşmesi geçerli değildir.
İbra sözleşmesinin varlığı halinde bu incelenmeden karar verilmesi doğru olmayıp, ibra sözleşmeleri gerek öğretide ve gerekse Yargıtay uygulamasında borcu sona erdiren hallerden birisi olarak kabul edilmektedir. İbra, alacak ve borcu doğrudan doğruya ve kesin olarak ortadan kaldırmaktadır.
İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Mevzuatının temel prensibi olan "işçinin korunması temel ilkesi" de dikkate alınarak, gerçek anlamda ibranameden söz edebilmek için yapılan ödemenin miktar olarak ibranamede açıkça gösterilmesi ve ödemenin yapıldığı tarihteki zararı karşılaması şarttır.
Gecikme tazminatının tahsili istemiyle açılan davada, ibra niteliğinde bir sözleşme varsa, yüklenici şirketin, sözleşmeden doğan tüm borçlarından ötürü, davacılarca ibra olunduğu sonucuna varılmaktadır. Bu sebeple davanın reddi gerekir.
İdari şartname ve sözleşmede fiyat farkı ödeneceği belirtilmiş olmakla birlikte, ihale tarihinden sonra yüklenici tarafından verilen taahhütnamede fiyat farkı talep edilmeyeceği beyan edilmiş olduğundan yüklenici artık fiyat farkı talebinde bulunamaz.