Milletvekilliğinden emekli olduktan sonra öğretim üyesi olarak tekrar göreve başlayan kişiye emekli aylığı ile birlikte görev yaptığı kadroya ilişkin maaş ödenemeyeceği.
İşçinin asıl işveren alt işveren ilişkisi içerisinde yapılan işte çalıştığı anlaşıldığından, muvazaaya dayalı ilişkinin kurulduğundan bahsedilemeyeceğinden, davacı işçinin alt işveren işçisi olarak geçirdiği çalışma dönemi için ilave tediye alacağını hak kazandığının kabulü hatalı olup bozma sebebidir.
İmzalı izin defteri ile bordrolar arasındaki, başka bir deyişle işveren kayıtları arasındaki çelişki olması halinde yıllık izinlerin kullanıp kullanılmadığı konusunda tereddüt ortaya çıkacaktır ve araştırmaya göre sonuca gidilmelidir.
İşçi ücretlerinin belli olmadığı veya gerçeği yansıtmadığı hallerde gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
Raporlu olunan süreler için ücret ödenmesi yükümlülüğü bulunmamakta olup, raporlu olunan dönemde çalışıldığı ispat edilemediğinden işçinin ücret alacağı isteminin reddi gerekir.
İşçinin iki yıllık süre içerisinde tamamı işle ilgili de olmayan 98 gün rapor alması iş sözleşmesinin haklı feshi için gerekçedir. İş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli sebeplere dayandığı kabul edilmektedir.
İşçi ücretlerinin ödendiğinin tanıkla ispatı olanaklı olmayıp, ücret bordroları veya ödemelerin yapıldığı banka kayıtları ödemeyi gösteren belge kabul edilerek, asgari geçim indiriminin ödenip ödenmediği kontrol edilmelidir.
İş yoğunluğu sebebiyle mesai günleri dışında yapılan çalışmalar sebebiyle işyerine gitmek zorunda kalan personele otobüs kartı yardımı yapılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı.
Bakanlığa bağlı hastanede ihale bünyesinde alt işverene bağlı olarak çalışan işçinin rızası olmadan ücretleri düşürülmüş olup, yapılan bu işlem 4857 sayılı Kanunun 22 nci maddesine aykırı olduğundan fark ücretin hesap edilerek işçiye ödenmesi gerekir.
İşverenin ikramiye ödemesinden tek taraflı vazgeçmesi işlemi, işçiye tebliğ yapılmadığından ve işçi tarafından da bu değişiklik yazılı olarak kabul edilmediğinden, işçinin ikramiye alacağına ilişkin talebi haklıdır ve hesap edilerek ödenmesi gerekir.
Sağlık Bakanlığına bağlı hastane ihalesinde çalışan işçinin Bakanlık genelgesine göre ücret azaltılmasını imza ettiği iş sözleşmesi ile kabul ettiği, ücret değişikliği işçi tarafından kabul edildiğinde ücret fark alacağı davası reddedilir mi?
Milletvekilliğinden emekli olduktan sonra öğretim üyesi olarak tekrar göreve başlayan kişiye emekli aylığı ile birlikte görev yaptığı kadroya ilişkin maaş ödenemeyeceği.
İşçinin asıl işveren alt işveren ilişkisi içerisinde yapılan işte çalıştığı anlaşıldığından, muvazaaya dayalı ilişkinin kurulduğundan bahsedilemeyeceğinden, davacı işçinin alt işveren işçisi olarak geçirdiği çalışma dönemi için ilave tediye alacağını hak kazandığının kabulü hatalı olup bozma sebebidir.
İmzalı izin defteri ile bordrolar arasındaki, başka bir deyişle işveren kayıtları arasındaki çelişki olması halinde yıllık izinlerin kullanıp kullanılmadığı konusunda tereddüt ortaya çıkacaktır ve araştırmaya göre sonuca gidilmelidir.
İhbar tazminatları giydirilmiş ücret üzerinden, ücret alacakları ise çıplak ücret seviyesi üzerinden hesaplanmalıdır.
İşçi ücretlerinin belli olmadığı veya gerçeği yansıtmadığı hallerde gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
Raporlu olunan süreler için ücret ödenmesi yükümlülüğü bulunmamakta olup, raporlu olunan dönemde çalışıldığı ispat edilemediğinden işçinin ücret alacağı isteminin reddi gerekir.
İşçinin iki yıllık süre içerisinde tamamı işle ilgili de olmayan 98 gün rapor alması iş sözleşmesinin haklı feshi için gerekçedir. İş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli sebeplere dayandığı kabul edilmektedir.
İşçi ücretlerinin ödendiğinin tanıkla ispatı olanaklı olmayıp, ücret bordroları veya ödemelerin yapıldığı banka kayıtları ödemeyi gösteren belge kabul edilerek, asgari geçim indiriminin ödenip ödenmediği kontrol edilmelidir.
İş yoğunluğu sebebiyle mesai günleri dışında yapılan çalışmalar sebebiyle işyerine gitmek zorunda kalan personele otobüs kartı yardımı yapılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı.
Bakanlığa bağlı hastanede ihale bünyesinde alt işverene bağlı olarak çalışan işçinin rızası olmadan ücretleri düşürülmüş olup, yapılan bu işlem 4857 sayılı Kanunun 22 nci maddesine aykırı olduğundan fark ücretin hesap edilerek işçiye ödenmesi gerekir.
İşverenin ikramiye ödemesinden tek taraflı vazgeçmesi işlemi, işçiye tebliğ yapılmadığından ve işçi tarafından da bu değişiklik yazılı olarak kabul edilmediğinden, işçinin ikramiye alacağına ilişkin talebi haklıdır ve hesap edilerek ödenmesi gerekir.
Sağlık Bakanlığına bağlı hastane ihalesinde çalışan işçinin Bakanlık genelgesine göre ücret azaltılmasını imza ettiği iş sözleşmesi ile kabul ettiği, ücret değişikliği işçi tarafından kabul edildiğinde ücret fark alacağı davası reddedilir mi?