İhaleye katılan dört şirkete ait teklifleri oluşturan imalat kalemlerine ait miktarların ve bunlara ait birim fiyatların birbirinin aynı olduğu, beyannamelerin aynı yazı tipinde ve düzeninde ortak bir elden oluşturulduğu ve ihaleye teklif veren bütün isteklilerin fiyatlarının yaklaşık maliyete göre yüksek ve birbirine çok yakın olduğu hususlarının tespit edildiği ve dosyada bulunan bilgi ve belgelerle, sunulan hukukî delillerden de firmaların ihale öncesi ortak hareket ederek ihalede rekabeti engelleyici davranışlarda bulundukları anlaşıldığından yasaklama kararı verilmesinde sakınca yoktur.
Davacı şirketin %25 ortağı olan bir gerçek kişinin, hakkında kamu davası açılması nedeniyle ihalelere katılmaktan yasaklanmış olması, bu gerçek kişinin şirket sermayesinin yarısından fazlasına sahip olmaması karşısında, şirket müdürü olduğundan bahisle şirket hakkında yasaklama kararı verilmesinde 4734 sayılı Kanun hükümlerine uyarlık bulunmamaktadır.
Bu durumda, çeşitli eksiklikler nedeniyle 13 firma ihale dışı kalmış ise de, ihale üzerinde kalanın teklifi de dahil bütün tekliflerin yaklaşık maliyetin altında olması dolayısıyla ihalede rekabet ortamının oluşması karşısında, ihalenin iptali isteminin reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
İhaleye katıldığı tarihte SSK prim borcu olması nedeniyle kendisiyle sözleşme yapılmayan ihale üzerine kalan kişinin ihale dışı bırakılması mümkün olup, anılan Kanunun 58. maddesi uyarınca ihalelerden yasaklama kararı verilmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
Kamu davası devam ederken, davacı şirketin Belediye Başkanlığı tarafından yapılan ihaleye katılması nedeniyle, davacılar hakkında 4734 sayılı Kanun'un 11. maddesinin ( a ) bendi, 17. maddesinin ( e ) bendi ve 58. maddesi uyarınca ihalelere katılmaktan yasaklama yaptırımı uygulanması mümkün müdür?
İhaleye katılan dört şirkete ait teklifleri oluşturan imalat kalemlerine ait miktarların ve bunlara ait birim fiyatların birbirinin aynı olduğu, beyannamelerin aynı yazı tipinde ve düzeninde ortak bir elden oluşturulduğu ve ihaleye teklif veren bütün isteklilerin fiyatlarının yaklaşık maliyete göre yüksek ve birbirine çok yakın olduğu hususlarının tespit edildiği ve dosyada bulunan bilgi ve belgelerle, sunulan hukukî delillerden de firmaların ihale öncesi ortak hareket ederek ihalede rekabeti engelleyici davranışlarda bulundukları anlaşıldığından yasaklama kararı verilmesinde sakınca yoktur.
Davacı şirketin %25 ortağı olan bir gerçek kişinin, hakkında kamu davası açılması nedeniyle ihalelere katılmaktan yasaklanmış olması, bu gerçek kişinin şirket sermayesinin yarısından fazlasına sahip olmaması karşısında, şirket müdürü olduğundan bahisle şirket hakkında yasaklama kararı verilmesinde 4734 sayılı Kanun hükümlerine uyarlık bulunmamaktadır.
Bu durumda, çeşitli eksiklikler nedeniyle 13 firma ihale dışı kalmış ise de, ihale üzerinde kalanın teklifi de dahil bütün tekliflerin yaklaşık maliyetin altında olması dolayısıyla ihalede rekabet ortamının oluşması karşısında, ihalenin iptali isteminin reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
İhaleye katıldığı tarihte SSK prim borcu olması nedeniyle kendisiyle sözleşme yapılmayan ihale üzerine kalan kişinin ihale dışı bırakılması mümkün olup, anılan Kanunun 58. maddesi uyarınca ihalelerden yasaklama kararı verilmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
Haksız yasaklılık işleminde dolayı şirket lehine uğradığı zarara karşılık manevi tazminata hükmedilmesi gerekir.
Kamu davası devam ederken, davacı şirketin Belediye Başkanlığı tarafından yapılan ihaleye katılması nedeniyle, davacılar hakkında 4734 sayılı Kanun'un 11. maddesinin ( a ) bendi, 17. maddesinin ( e ) bendi ve 58. maddesi uyarınca ihalelere katılmaktan yasaklama yaptırımı uygulanması mümkün müdür?
Doğrudan temin yöntemine göre yapılan alımlarda alım yapılan firmaların mahiyeti ve alım fiyatı önemlidir.
Doğrudan temin yöntemi bir ihale olmadığından dolayı, ihale usulleri için getirilmiş kuralların doğrudan temin için uygulanabilmesi mümkün değildir.