Sayın hocam iyi çalışmalar.

Bilindiği üzere İl Özel İdarelerinde hesap iş ve işlemlerinin denetlenmesi mali dış denetim kapsamında Sayıştay, İdari işlemler ise Mülkiye tarafından yapılmaktadır.

Söz konusu mali işlemlerin bazılarının ve/veya birçoğunun bazen şikâyet veya talep üzerine Mülkiye Müfettişliğince de yapılmaktadır.

Örneğin Sayıştay’ ın denetim sonucu zimmete konu etmediği Valinin yazılı onay emirleri ile derneklere yapılan yardımlar, şikâyet sonucu gelen Mülkiyece zimmete ve soruşturmaya konu edilmektedir.

Diğer bir örnekte, İl Genel Meclisi Mali Denetim Raporunda geçen tespit ve önerilere karşılık şikâyet ve/veya talep üzerine gelen Mülkiye Müfettişlerince Sayıştay’ ın denetlediği aynı mali iş ve işlemler tekraren denetlenmektedir.

Yani aynı hesap iş ve işlemleri ile ilgili olarak İl Genel Meclisi, Sayıştay ve şikâyet veya talep üzerine gelen, Mülkiye Müfettişlerine hesap vermekteyiz.

Hesap vermekten aciz değiliz ama aynı konu aynı belgeler aynı işlemlere ilişkin bu kadar denetim ve soru karşısında dış kurumlarda dahil hesap işlem belgelerinin çokluğu da düşünüldüğünde zaman kaybımız olmakla birlikte bunalmakta ve performansımız düşmekte çalışma azmimizi kırmaktadır.

Sonuç olarak bu iki ayrı bakış açısı veya iki üç başlılık mı dememiz gerekir, bu durum biz uygulayıcı memurların kafasını karıştırmakta hatta sıkıntıya sokmaktadır.

Mülkiyenin İl Özel İdaresi hesap iş ve işlemlerini kapsayan mali konuda yasal denetim yetkisi varmı ?

Yoksa bizim bilmediğimiz bürokrasideki çekişmeler veya bürokrasi ile siyaset arasındaki çekişmelerden kaynaklı siyasi ayak oyunları diye adlandırabileceğimiz durum mu devreye giriyor ?

Bunları anlamış değiliz ! ama en nihayette biz memurlar yıpranıyoruz.

Sayın hocam engin tecrübe ve buna dayalı zengin bilginizle konu hakkında bizi aydınlatırsanız memnun oluruz.

Şimdiden teşekkürler iyi çalışmalar.14.12.2015

Şahin AKBAŞ / Bitlis İl Özel İdaresi Destek Hizmetler Müdürü