Belediye Başkanlarının İçişleri Bakanı Tarafından Görevden Uzaklaştırılması, Nedenleri, Sonuçları ve Danıştay Yaklaşımı
Güncel Hukuk Personel Mevzuatı Mali Hakem - Editör 09.12.2017 15543Özeti :
Belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılmasına yönelik 5393 sayılı Belediye Kanununda hüküm bulunmaktadır. Söz konusu hüküm gereği İçişleri Bakanı yetkisinde görevden uzaklaştırma kararı alınabilmektedir. Analizde bu konuya yönelik merak edilen hususlara değinilmiştir.
Belediye Başkanlarının Görevden Uzaklaştırılması Süreci ve Kararın Kim Tarafından Alınacağı
Belediye başkanının düşme sebepleri arasında, son günlerde medyada çokça tartışılan konulardan birisi de belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılması konusudur.
İlk olarak şunu belirtmek gerekir ki görevden uzaklaştırma kararı geçici bir karardır. Belediye başkanlığının tamamen sona ermesi gibi bir durum henüz söz konusu değildir.
Belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılmalarına ilişkin düzenlemeler 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 47 nci maddesinde aşağıdaki şekilde düzenlenmektedir:
“Görevden uzaklaştırma
Madde 47- Görevleriyle ilgili bir suç nedeniyle haklarında soruşturma veya kovuşturma açılan belediye organları veya bu organların üyeleri, kesin hükme kadar İçişleri Bakanı tarafından görevden uzaklaştırılabilir.
Görevden uzaklaştırma kararı iki ayda bir gözden geçirilir. Devamında kamu yararı bulunmayan görevden uzaklaştırma kararı kaldırılır.
Görevden uzaklaştırılanlar hakkında; kovuşturma açılmaması, kamu davasının düşmesi veya beraat kararı verilmesi, davanın genel af ile ortadan kaldırılması veya görevden düşürülmeyi gerektirmeyen bir suçla mahkûm olunması durumunda görevden uzaklaştırma kararı kaldırılır.
Görevden uzaklaştırılan belediye başkanına, görevden uzak kaldığı sürece aylık ödeneğinin üçte ikisi ödenir ve bu süre içinde diğer sosyal hak ve yardımlardan yararlanmaya devam eder.”
Belediye Başkanları Hangi Nedenle Görevden Uzaklaştırılabilir?
Görevleriyle ilgili bir suç nedeniyle haklarında soruşturma veya kovuşturma açılan belediye başkanı kesin hükme kadar İçişleri Bakanı tarafından görevden uzaklaştırılabilir.
Ancak bu bir zorunluluk değildir. İçişleri Bakanı hakkında soruşturma veya kovuşturma açılan her belediye başkanını görevden uzaklaştırmak zorunda değildir. Nitekim, Kanunda uzaklaştırabilir ifadesine yer verilmekle takdirin İçişleri Bakanında olduğuna vurgu yapılmıştır.
Görevden Uzaklaştırma Kararının Kaldırılması
Kanundaki düzenleme uyarınca görevden uzaklaştırma kararı iki ayda bir gözden geçirilir. Devamında kamu yararı bulunmayan görevden uzaklaştırma kararı kaldırılır ve belediye başkanı tekraren görevinin başına döner.
Görevden uzaklaştırılan belediye başkanı hakkında; kovuşturma açılmaması, kamu davasının düşmesi veya beraat kararı verilmesi, davanın genel af ile ortadan kaldırılması veya görevden düşürülmeyi gerektirmeyen bir suçla mahkûm olunması durumunda görevden uzaklaştırma kararı kaldırılır.
Görevde Uzaklaştırılan Belediye Başkanının Mali Hakları
Görevden uzaklaştırılan belediye başkanına, görevden uzak kaldığı sürece aylık ödeneğinin üçte ikisi ödenir ve bu süre içinde diğer sosyal hak ve yardımlardan yararlanmaya devam eder.
Görevden Uzaklaştırma Kararına Karşı Yargı Yolu Açık Mıdır?
Evet. Görevden Uzaklaştırma kararına karşı idari yargıda dava yolu açıktır.
Danıştay’ın Belediye Başkanlarının Görevden Alınma İşlemine Karşı Bakış Açısı Nasıldır?
Danıştay 8. Dairesi;
“Asıl olan halkın oyuyla, seçimle gelen bu kişilerin [belediye başkanların], belirli dönem içinde görevlerini yerine getirebilmeleridir.
Haklarında açılan her soruşturma veya kovuşturma nedeniyle geçici olarak görevden uzaklaştırmaları halinde kamu hizmetinin sağlıklı biçimde yerine getirilmesi mümkün olamaz.
Diğer taraftan, geçici olarak görevden uzaklaştırılan bu kişiler, soruşturma, kovuşturma ve yargılamadaki gecikmeler nedeniyle asli olan bu görevlerinden sürekli olarak uzaklaştırılmış olurlar. Belediye başkanı hakkındaki savların önemi, ciddiyeti ve ağırlığı ile soruşturma ve kovuşturmanın sağlıklı bir şekilde incelenip sonuçlandırılabilmesi için görevde kalmalarının sakıncalı olması halinde ilgililer hakkında bu tür önlem kararı alınması mümkündür.
Davacı hakkında öne sürülen savlar nitelik ve kanıtlama açısından ilgilinin görevden alınması gerekmediği gibi soruşturmanın ulaştığı aşama bakımından da böyle bir önlem kararına gereksinim bulunmadığı” (D. 8, EN: 1987/414, KN: 1987/370, KT: 23.9.1987) gerekçesi ile İçişleri Bakanı’nın işlemini iptal etmiştir.
8. Daire bir başka kararda;
“Anayasanın konuya ilişkin 127. maddesinde görevden uzaklaştırma bir ‘tedbir’ olarak nitelendirilmektedir. Bilindiği gibi tedbir, ortaya çıkması muhtemel bir zararı veya sakıncayı önceden görerek önlem alınmasıdır. Haklarında soruşturma veya kovuşturma açılan bu kişilerin geçici bir önlem olarak, anılan kurallar uyarınca görevlerinden uzaklaştırılabilmeleri için soruşturma veya kovuşturmanın sadece başlatılması veya sonuçlandırılmış olması yeterli olmayıp, ...
İçişleri Bakanı’na tanınan bu yetkinin, kamu yararına aykırı, nesnel iddialara dayandırılmadan ve önemli sakıncaları bulunmadan kullanılması, belediyenin özerkliğini zedeler ve demokratik toplum yapısının gelişmesini de engeller.
... Belediye başkanı hakkında ileri sürülen suçlamalarla ilgili olarak yürütülen kovuşturmaların, Cumhuriyet Savcılıklarınca takipsizlik, mahkemelerce aklama, Danıştay 2. Dairesi kararı ile de ‘yargılanmasına yer olmadığı’ şeklinde sonuçlanmış bulunduğu anlaşılmıştır.
Soruşturma ve kovuşturmanın ulaştığı bu aşamada idareye tanınan takdir yetkisinin anılan yasaların amacına uygun olarak kullanılmadığını göstermektedir” ( 0 D. 8, EN: 1991/398, KN: 1991/1931, KT: 9.12.1991) demiştir