4735 Sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu Temel İlkelerinin Anlamı Nedir, Neyi İfade Eder?

İhale (Ortak-Diğer) Harcama ve Sözleşme Hukuku
4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu Temel İlkelerinin Anlamı Nedir, Neyi İfade Eder?
Özeti :

Tüm kanunların ilkeleri düzenleyen maddeleri o kanunun temel yaklaşımını ve ruhunu ortaya koyar. Diğer bir ifadeyle; kanunun uygulanmasında veya yorumlanmasında baz alınacak çerçeveyi çizer. 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun temel ilkeleri söz konusu Kanun’un 4’üncü maddesinde düzenlenmiş olup, ne anlama geldiği makalede ele alınacaktır.

  İhale ve mali konularda DANIŞMANLIK ve EĞİTİM talepleriniz için iletişime geçmek üzere lütfen TIKLAYINIZ

KAMU İHALE SÖZLEŞMELERİ KANUNU İLKELERİ NEYİ İFADE EDİYOR? (MALİ HUKUK SAYI: 152, MART-NİSAN 2011)

 

1. GİRİŞ

Tüm kanunların ilkeleri düzenleyen maddeleri o kanunun temel yaklaşımını ve ruhunu ortaya koyar. Diğer bir ifadeyle; kanunun uygulanmasında veya yorumlanmasında baz alınacak çerçeveyi çizer. 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun temel ilkeleri söz konusu Kanun’un 4’üncü maddesinde düzenlenmiştir. Bu madde şu şekildedir:

Bu Kanuna göre düzenlenecek sözleşmelerde, ihale dokümanında yer alan şartlara aykırı hükümlere yer verilemez.

Bu Kanunda belirtilen haller dışında sözleşme hükümlerinde değişiklik yapılamaz ve ek sözleşme düzenlenemez.

Bu Kanun kapsamında yapılan kamu sözleşmelerinin tarafları, sözleşme hükümlerinin uygulanmasında eşit hak ve yükümlülüklere sahiptir.  İhale dokümanı ve sözleşme hükümlerinde bu prensibe aykırı maddelere yer verilemez.  Kanunun yorum ve uygulanmasında bu prensip göz önünde bulundurulur.

Bu hükümle Kanun’un hazırlanma amacının gerçekleştirilebilmesi ve taraflar arasında ihtilaflara neden olunmaması açısından düzenlenecek sözleşmelerde ihale dokümanında bulunan şartlara aykırı hükümlere yer verilmemesi, Kanun’da belirtilen haller dışında sözleşme hükümlerinde değişiklik yapılmaması, ek sözleşme düzenlenmemesi ve sözleşme uygulamalarına hakim olan haklarda ve yükümlülüklerde eşitlik prensibine kamu ihale sözleşmelerinde de aynen uyulmasının sağlanması ilke olarak benimsenmiştir.

 

2. 4735 SAYILI KANUN’DA BENİMSENEN TEMEL İLKELER

2.1. Sözleşmelerde İhale Dokümanında Bulunan Şartlara Aykırı Hükümlere Yer Verilmeyeceği İlkesi

Kanun’un temel ilkelerini düzenleyen maddenin ilk fıkrasında “Bu Kanuna göre düzenlenecek sözleşmelerde, ihale dokümanında yer alan şartlara aykırı hükümlere yer verilemez.” Hükmüne yer verilmiştir.

4734 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinde İhale dokümanı ise şu şekilde tanımlanmıştır:

İhale dokümanı: İhale konusu mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinde; isteklilere talimatları da içeren idari şartnameler ile yaptırılacak işin projesini de kapsayan teknik şartnameler, sözleşme tasarısı ve gerekli diğer belge ve bilgileri ifade eder.

Özetle ihale dokümanı ihale konusu mal, hizmet veya yapım işinin her türlü teknik özelliğini belirten, işin yerine getirilmesiyle ilgili olarak idarenin isteklilerden yerine getirmesini istediği bütün şartları belirleyen belgelerin tamamıdır.

Bu konuyla ilgili olarak Kamu İhale Kurulu’nca düzenlenen Tip İdari Şartnamelerinde ihale dokümanları;

a) İdari Şartname

b) İhtiyaç Listesi

c) Teknik Şartname

d) Sözleşme Tasarısı

e) Standart Formlar

Olarak sayılmıştır.

Bundan başka, Kamu İhale Kanununa göre idarenin çıkaracağı zeyilnameler de ihale dokümanları arasında kabul edilir. Ayrıca ihale dokümanlarının açıklaması ile ilgili olarak isteklilerin talepleri üzerine idarenin yaptığı açıklamalar da ihale dokümanının ayrılmaz parçasıdır. İhale dokümanı olarak sayılan belgelerin tümü hem idareyi hem de isteklileri bağlar.

İhaleye katılmak isteyen isteklilerin ihale dokümanı satın almaları zorunludur. İşin yapılması ile ilgili olarak idare ve yüklenicinin hak ve sorumlulukları bu dokümanda gösterilir. İstekliler, doküman üzerinde inceleme yaparak işin ayrıntısı (Teknik özellikler, süre, gecikme cezası, fiyat farkı verilip verilmeyeceği vb.) hakkında bilgi edinirler. Bu bilgiler ışığında tekliflerini hazırlayıp sunarlar ya da sunmazlar.

İşte, sözleşmelerde ihale dokümanında bulunan şartlara aykırı hükümlere yer verilmeyeceği ilkesi ile teklifini ihale dokümanındaki şartlara göre hazırlayan yüklenici ile imzalanacak olan sözleşme hükümleri ihale dokümanında yer verilen hükümlerle farklılık arz etmeyecek, yükleniciye ilave yükümlülükler yüklenmediği gibi ilave imkânlarda sağlanmayacaktır. Örnek vermek gerekirse idari şartnamede “fiyat farkı verilmeyecektir”/”fiyat farkı verilecektir” hükmü varsa sözleşmede “fiyat farkı verilecektir”/”fiyat farkı verilmeyecektir” şeklinde bir düzenleme yapılmayacaktır.

Ancak zaman zaman bu kesin hüküm karşısında bile ihale dokümanı ile sözleşmeler arasında uyumsuzluklar olabilmektedir. Bu durumda hangi belge esas alınacaktır?

Bu hususta tip idari şartname olması gerekeni tarif eden belgelere yer vermiş fakat belgelerin uygulamasındaki öncelik sırası tip sözleşmede belirtilmiştir. Öncelik sırasını düzenleyen tip sözleşmenin “Sözleşmenin Ekleri” başlıklı 8’inci maddesi şu şekildedir:

“8.1. Sözleşme, ekindeki ihale dokümanı ve diğer belgelerle bir bütündür, İdareyi ve Yükleniciyi bağlar. Ancak, Sözleşme hükümleri ile ihale dokümanını oluşturan belgelerdeki hükümler arasında çelişki veya farklılık olması halinde, ihale dokümanında yer alan hükümler esas alınır.

8.2.İhale dokümanını oluşturan belgeler

Anahtar teslimi götürü bedel sözleşmelerde

“8.2.1. İhale dokümanını oluşturan belgeler arasındaki öncelik sıralaması aşağıdaki gibidir

          1-Yapım İşleri Genel Şartnamesi

          2-İdari Şartname,

          3-Sözleşme Tasarısı,

          4-Uygulama Projesi,

          5-Mahal Listesi,

          6-Özel Teknik Şartname,

          7-Genel Teknik Şartname,

          8-Açıklamalar (varsa),

          9-Diğer Ekler.”

 

Teklif birim fiyat sözleşmelerde;

“8.2.1. İhale dokümanını oluşturan belgeler arasındaki öncelik sıralaması aşağıdaki gibidir

          1-Yapım İşleri Genel Şartnamesi

          2-İdari Şartname,

          3-Sözleşme Tasarısı,

          4-Birim Fiyat Tarifleri,

          5-Mahal Listesi,

          6-Özel Teknik Şartname,

          7-Genel Teknik Şartname,

          8-Ön / Kesin Projeler,

          9-Açıklamalar (varsa),

          10-Diğer Ekler.”

 

Karma sözleşmelerde

“8.2.1. İşin, birim fiyat teklif teklif alınan kısımları için ihale dokümanını oluşturan belgeler arasındaki öncelik sıralaması aşağıdaki gibidir,

          1-Yapım İşleri Genel Şartnamesi

          2-İdari Şartname,

          3-Sözleşme Tasarısı,

          4-Birim Fiyat Tarifleri,

          5-Mahal Listesi,

          6-Özel Teknik Şartname,

          7-Genel Teknik Şartname,

          8-Ön / Kesin Projeler,

          9-Açıklamalar (varsa),

          10-Diğer Ekler.

8.2.2. İşin, anahtar teslim götürü bedel teklif alınan kısımları için ihale dokümanını oluşturan belgeler arasındaki öncelik sıralaması aşağıdaki gibidir,

          1-Yapım İşleri Genel Şartnamesi

          2-İdari Şartname,

          3-Sözleşme Tasarısı,

          4-Uygulama Projesi,

          5-Mahal Listesi,

          6-Özel Teknik Şartname,

          7-Genel Teknik Şartname,

         8-Açıklamalar (varsa),”

Bu düzenlemeden ihale dokümanının sözleşmenin ayrılmaz bir eki olduğu, sözleşme hükümleri ile ihale dokümanındaki belgelerde yer alan hükümler arasında farklılık olması durumunda ihale dokümanında yer alan hükümlerin belirtilen sıralama önceliğinde esas alınacağı anlaşılmaktadır.

 

2.2. Sözleşmede Değişiklik Yapılamayacağı İlkesi

Kanun’un 4’üncü maddesinin 2’nci fıkrasında; “Bu Kanunda belirtilen haller dışında sözleşme hükümlerinde değişiklik yapılamaz ve ek sözleşme düzenlenemez.” hükmü yer almaktadır. Aslında bu hüküm Kanun’un öngördüğü sınırlar içinde sözleşme hükümlerinde değişiklik yapılabileceği ve ek sözleşme düzenlenebileceği şeklinde de yorumlanabilir. Kanun temel olarak hangi hallerde sözleşmede değişiklik yapılabileceğine 15’inci maddede düzenlemiştir. Bu maddede;

Sözleşme imzalandıktan sonra, sözleşme bedelinin aşılmaması ve idare ile yüklenicinin karşılıklı olarak anlaşması kaydıyla, aşağıda belirtilen hususlarda sözleşme hükümlerinde değişiklik yapılabilir:

 

a) İşin yapılma veya teslim yeri.

b) İşin süresinden önce yapılması veya teslim edilmesi kaydıyla işin süresi ve bu süreye uygun olarak ödeme şartları.”

Denilmektedir.

Öncelikle şunu ifade etmek gerekir ki; ne yüklenici nede idare tek taraflı olarak sözleşme hükümlerinde değişikliğe gidemez. Ancak karşılıklı anlaşma şartıyla işin yapılma veya teslim yeri ile işin süresinden önce yapılması veya teslim edilmesi kaydıyla işin süresi ve bu süreye uygun olarak ödeme şartlarının değiştirilmesi konularında sözleşmede değişiklik yapılabilir.

15’inci madde dışında 4735 sayılı Kanun’un,

—10’uncu maddesinde sayılan “mücbir sebep” hallerine dayanılarak sözleşme süresinin uzatılması,

—17’nci maddesindeki yüklenicinin ölümü, iflası, ağır hastalığı, tutukluluğu veya mahkûmiyeti halinde bu şartların gerekleriyle sınırlı olarak yüklenicinin değiştirilmesi,

—18’inci maddesindeki yüklenicinin ortak girişim olması halinde ölümü, iflası, ağır hastalığı, tutukluluğu veya mahkûmiyeti halinde ortaklardan bir veya bir kaçının değiştirilmesi,

—24’üncü maddesindeki iş artışı veya iş eksilişi yapmak suretiyle yapılacak iş miktarının ve buna paralel olarak sözleşme bedelinin değiştirilmesi,

halleriyle sınırlı olarak sözleşme hükümlerinde değişiklik yapılabilecektir.

Sonuç olarak bu konuda şunu söyleyebiliriz ki; yukarıda belirtilen haller dışında kamu ihale sözleşmelerinde değişik yapılması mümkün değildir. Sayılan haller dışında, fakat sözleşmenin ifasını imkânsız kılan başka bir sebebin varlığı halinde sözleşme feshedilerek işin tasfiyesi yoluna gidilebilecektir.

 

2.3. Sözleşme Taraflarının Eşit Hak ve Yükümlülüklere Sahip Olacağı İlkesi

Kanun’un 4’üncü maddesinin 3’üncü fıkrasında;

Bu Kanun kapsamında yapılan kamu sözleşmelerinin tarafları, sözleşme hükümlerinin uygulanmasında eşit hak ve yükümlülüklere sahiptir.  İhale dokümanı ve sözleşme hükümlerinde bu prensibe aykırı maddelere yer verilemez.  Kanunun yorum ve uygulanmasında bu prensip göz önünde bulundurulur.” Hükmü yer almaktadır.

Bu ilkenin tam olarak anlaşılması için idare hukuku ile özel hukuk ayırımının irdelenmesi gerekir. Zira idare hukukuna tabi sözleşmelerde idare bir takım ayrıcalıklara sahip olabilirken özel hukuk ilişkilerinde (taraflardan biri devlet olsa bile) taraflardan birinin diğerine üstünlüğü söz konusu olamaz.

Günümüzde idareler çok çeşitli sözleşmeler yapmaktadır. İdarelerin yaptıkları sözleşmeler tabi oldukları hukuki rejim itibariyle “idarenin özel hukuk sözleşmeleri” ve “idari sözleşmeler” şeklinde ikiye ayrılır. İdari sözleşmeler idare hukukuna tabidirler ve bunlardan kaynaklanan uyuşmazlıklar idari yargıda çözülür. Buna karşılık idarenin özel hukuk sözleşmeleri özel hukuka tabidir ve bunlardan kaynaklanan uyuşmazlıklar adli yargıda karar bağlanır. Dolayısıyla idari sözleşmeler ile idarenin özel hukuk sözleşmelerini eşitlik ilkesi açısından birbirinden ayırmak gerekir.

Türk hukukunda idari sözleşme kabul edilen sözleşmelere imtiyaz sözleşmeleri, idari hizmet sözleşmeleri, görevlendirme sözleşmeleri örnek olarak gösterilebilir. Özel hukuk sözleşmesi kabul edilen sözleşmelere de 4735 sayılı Kanuna akdedilen mal ve hizmet alımları ile yapım işi sözleşmelerini, sınai ve ticari kamu hizmetlerini kullanan kişilerin bu hizmetlerini veren kamu kurumları ile bu hizmetlerden yararlanmak amacı ile yaptıkları sözleşmelerini (su, elektrik, telefon abonman sözleşmeleri) örnek olarak gösterebiliriz.

İhale mevzuuna tekrar dönecek olursak; kamu alımları esas itibariyle iki aşamadan oluştuğunu görürüz. Bunlardan ilki idarenin ilana çıkmadan önce yaptığı hazırlıklar ve ilan ile başlayarak ihale sonuçlanıp sözleşme imzalanıncaya kadar geçen süreci kapsayan hazırlık aşaması; ikinci ise kesin kabulün yapılmasına kadar sözleşmenin uygulanması (yani işin ifası) sürecini kapsayan tamamlanma ve ifa aşamasıdır. Bu çerçevede kamu alımları ile ilgi olarak hazırlık aşaması olarak adlandırdığımız aşama idare hukukuna tabi iken tamamlanma ve ifa aşamasındaki işlemler özel hukuka tabidir.

Esasen şunu belirtmekte fayda vardır: Eşitlik ilkesi Borçlar Kanunu’na yani özel hukuk sözleşmelerine hâkim olan temel ilkelerden biridir. Buna göre taraflardan hiçbiri daha üstün değildir. Sözleşme hürriyetiyle, taraflar diledikleri şekilde sözleşme yapabilirler ve tarafları eşitlik ilkesi korur. Bu sebeple 4735 sayılı Kanun’daki tarafların eşit hak ve yükümlülüklere sahip olacağı ilkesinin, özel hukukta zaten var olan bu genel prensibin pekiştirilmesi ve aynı zamanda söz konusu ilkesinin ihale dokümanı ve sözleşme içeriğinin belirlenmesinde göz önünde bulundurulmasını temin etmek amacıyla getirildiği anlaşılmaktadır.

Bu hükmün varlığı uygulamada idarenin ihale dokümanlarını ve sözleşme tasarısını kendi lehine netice verecek şekilde değil de eşitlik prensibine uygun olarak hazırlanması zorunluluğunu doğuracaktır. Zira bu ilkeye aykırı düzenlenen şartnameler Kamu İhale Kurulu’nca ihalenin iptali nedeni sayılmıştır. Kurul’un konuya ilişkin vermiş olduğu karalardan bazıları şöyledir:

 

18.11.2004 tarihli ve 2004/UY.Z-1627 sayılı karar;

“Yazılı başvuruda özetle; ihaleye ilişkin olarak yapılan ilanda “İşin yapım seyri esnasında idare projede yer alan ünitelerden herhangi birisinin yapımından vazgeçebilir. Yüklenici bundan dolayı hak talep edemez.” hükmüne yer verilmesinin rekabeti engelleyici bir nitelik taşıdığı gibi, her türlü yoruma açık olan bu hükmün insan haklarına da aykırı olduğu, bu nedenle ihalenin iptal edilmesi gerektiği iddialarına yer verilmiştir.

Yukarıdaki hükümler incelendiğinde, yapım işlerinde genel teklif alma biçiminin anahtar teslimi götürü bedel olduğu, anahtar tesliminin, işin kullanıma açılacak şekilde tam olarak yapımının öngörülmesi anlamına geldiği, bu tür tekliflerin hazırlanabilmesi için ise isteklilerin işin yürütülmesi hakkında tam ve detaylı bilgilere sahip olması ve işin yürütülmesinin büyük oranda öngörülebilmesi gerekmektedir.

Bu düzenlemeler, işin başında idareye sözleşme konusu işin bölümlerinden istediğini yaptıracağı, istediğini yaptırmayacağı yönünde düzenleme yapma keyfiyeti tanımamakta olup, idarenin, Kanundan kaynaklanan bedel ödeme yükümlülüğünü, “yüklenici hak talep edemez” şeklinde düzenleme yaparak ortadan kaldırmaya çalışması da mevzuata uygun değildir.

İşin ilanına “İşin yapım seyri esnasında idare projelerde yer alan ünitelerden herhangi birisinin yapımından vazgeçebilir. Yüklenici bundan dolayı hak talep edemez.” şeklinde hüküm konulmasının, ihaleye katılmayı düşünen isteklileri tereddüde düşürücü nitelik taşıdığı, bunun ihaleye katılımı ve rekabeti daraltıcı etkisinin söz konusu olduğu, ihaleye katılanlarda işin miktarı konusunda oluşan tereddüt nedeniyle de, idarenin öngördüğü gibi kaynakların verimli kullanılmasının değil, aksine, isteklilerce tekliflerine olası keyfi iş eksilişi risk priminin yansıtılacak olması nedeniyle kaynakların verimli kullanılmamasından söz edilebileceği, bu nitelikteki bir şartın anahtar teslimi götürü bedel üzerinden teklif verilebilmesini güçleştirdiği, dolayısıyla, söz konusu düzenlemenin, 4734 sayılı Kanunun idarelerin ihalede saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamakla sorumlu olduğuna ilişkin 5 inci maddesi ile 4735 sayılı Kanun kapsamında yapılan kamu sözleşmelerinin taraflarının, sözleşme hükümlerinin uygulanmasında eşit hak ve yükümlülüklere sahip olduğunu, ihale dokümanı ve sözleşme hükümlerinde bu prensibe aykırı maddelere yer verilemeyeceğini hükme bağlayan “İlkeler” başlıklı 4 üncü maddesi hükümlerine açıkça aykırı olduğu, tespit edilmiştir. Açıklanan nedenlerle; Mevzuata aykırı olduğu yukarıda belirtilen ihale işlemlerinin değerlendirilmek, gerekiyorsa incelenmek ve/veya soruşturulmak üzere konunun, İdarenin bağlı bulunduğu Bayındırlık ve İskân Bakanlığına bildirilmesine,”

21.01.2008 tarihli ve 2008/UY.Z-329 sayılı karar;

“İdari şartnamenin “Diğer Hususlar” başlıklı 60 ncı maddesinin 5 nci bendinde; “Uygulama projelerinde, teknik şartnamelerde ve yaklaşık maliyetlerde yer alan imalat kalemlerini idare yaptırıp yaptırmamakla serbesttir.” düzenlemesi yer almaktadır.

Söz konusu düzenlemeye ilişkin olarak Kurulun 18.11.2004 tarih ve 2004/UY.Z-1627 sayılı kararında belirtildiği üzere;

4734 sayılı Kanun’un “Temel İlkeler” başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasında; “İdareler, bu Kanuna göre yapılacak ihalelerde; saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamakla sorumludur.” hükmü

Anılan Kanunun “İdarelerce Uyulması Gereken Diğer Kurallar” başlıklı 62 nci maddesinde; “Bu Kanun kapsamındaki idarelerce mal veya hizmet alımları ile yapım işleri için ihaleye çıkılmadan önce aşağıda belirtilen hususlara uyulması zorunludur.

c)Yapım işlerinde arsa temin edilmeden, mülkiyet, kamulaştırma ve gerekli hallerde imar işlemleri tamamlanmadan ve uygulama projeleri yapılmadan ihaleye çıkılamaz. Uygulama projesi bulunan yapım işlerinde anahtar teslimi götürü bedel teklif alınmak suretiyle ihale yapılması zorunludur…” hükmü,

4735 sayılı Kanunun “İlkeler” başlıklı 4 üncü maddesinde; “Bu Kanuna göre düzenlenecek sözleşmelerde, ihale dokümanında yer alan şartlara aykırı hükümlere yer verilemez.

Bu Kanunda belirtilen haller dışında "sözleşme hükümlerinde değişiklik yapılamaz ve ek sözleşme düzenlenemez."

Bu Kanun kapsamında yapılan kamu sözleşmelerinin tarafları, sözleşme hükümlerinin uygulanmasında eşit hak ve yükümlülüklere sahiptir. İhale dokümanı ve sözleşme hükümlerinde bu prensibe aykırı maddelere yer verilemez. Kanunun yorum ve uygulanmasında bu prensip göz önünde bulundurulur.” hükmü yer almaktadır.

Yukarıdaki hükümler incelendiğinde, yapım işlerinde genel teklif alma biçiminin anahtar teslimi götürü bedel olduğu, anahtar tesliminin, işin kullanıma açılacak şekilde tam olarak yapımının öngörülmesi anlamına geldiği, bu tür tekliflerin hazırlanabilmesi için ise isteklilerin işin yürütülmesi hakkında tam ve detaylı bilgilere sahip olması ve işin yürütülmesinin büyük oranda öngörülebilmesi gerekmektedir.

Bu düzenlemeler, işin başında idareye sözleşme konusu işin bölümlerinden istediğini yaptıracağı, istediğini yaptırmayacağı yönünde düzenleme yapma keyfiyeti tanımamaktadır.  

İşin idari şartnamenin “Diğer Hususlar” başlıklı 60 ncı maddesinin 5 nci bendinde; “Uygulama projelerinde, teknik şartnamelerde ve yaklaşık maliyetlerde yer alan imalat kalemlerini idare yaptırıp yaptırmamakla serbesttir.” şeklinde hüküm konulmasının, ihaleye katılmayı düşünen isteklileri tereddüde düşürücü nitelik taşıdığı, bunun ihaleye katılımı ve rekabeti daraltıcı etkisinin söz konusu olduğu, ihaleye katılanlarda işin miktarı konusunda oluşan tereddüt nedeniyle de, idarenin öngördüğü gibi kaynakların verimli kullanılmasının değil, aksine, isteklilerce tekliflerine olası keyfi iş eksilişi risk priminin yansıtılacak olması nedeniyle kaynakların verimli kullanılmamasından söz edilebileceği, bu nitelikteki bir şartın anahtar teslimi götürü bedel üzerinden teklif verilebilmesini güçleştirdiği, dolayısıyla, söz konusu düzenlemenin, 4734 sayılı Kanunun idarelerin ihalede saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamakla sorumlu olduğuna ilişkin 5 inci maddesi ile 4735 sayılı Kanun kapsamında yapılan kamu sözleşmelerinin taraflarının, sözleşme hükümlerinin uygulanmasında eşit hak ve yükümlülüklere sahip olduğunu, ihale dokümanı ve sözleşme hükümlerinde bu prensibe aykırı maddelere yer verilemeyeceğini hükme bağlayan “İlkeler” başlıklı 4 üncü maddesi hükümlerine aykırı olduğu anlaşılmıştır.”

 

3. SONUÇ

Kanunların uygulanacağı bir olay ortaya çıktığında öncelikle o kanunun lafzına bakılır. Kanun metni açık değil ise ortaya çıkış amacına ve ruhuna gidilir. Kanunun ruhundan kasıt kanunun temel yaklaşımıdır. 4735 sayılı Kanun hazırlanırken kanun koyucu yukarıda sayılan hususları göz önünde bulundurmuş ve Kanun’un kendisinin amaçladığından farklı biçimde uygulanmasını ve yorumlanmasını önlemek için 4’üncü maddede Kanun’un ruhunu yansıtan temel ilkeleri düzenlemiştir.

Bu madde de yer verilen,

Sözleşmelerde ihale dokümanında bulunan şartlara aykırı hükümlere yer verilmeyeceği ilkesi ile ihale dokümanını oluşturan belgelerin kendi arasındaki ve sözleşme arasındaki uyumu hedeflenmiştir. Bunların sonucu olarak haksız rekabete sebebiyet verici durumlar engellenmek istenmiştir.

Sözleşmede değişiklik yapılamayacağı ilkesi ile Kanun’un öngördüğü haller dışında sözleşmenin ilk haliyle korunması ve nihayetinde ihalede oluşan şartların idare ve yüklenici tarafından değiştirilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Son olarak sözleşme taraflarının eşit hak ve yükümlülüklere sahip olacağı ilkesi ile zaten sözleşme hukukunda var olan temel ilkelerden birine vurgu yapılmış olmaktadır. Bu ilke, tüm özel hukuk sözleşmelerinde olduğu gibi kamu idarelerinin taraf olduğu kamu ihale sözleşmelerinde de idare ve yüklenici tarafların sözleşme edimlerinin yerine getirilmesinde eşit olduğunu sonuç itibariyle idareye herhangi bir üstünlük tanınmayacağını ifade eder.